Deneyim

Palo Santo ağacının gizemi

Sadece ağaç değil, çok kuvvetli bir varlık… İlaç yapımında, tütsülerde kullanılsa da insan zihnine ve duygularına nasıl etki ettiği tam olarak bilinemiyor… Sırrı, Ekvator bölgesindeki şamanlarda gizli…

Yazı: Ebru ŞİNİK

Batı dünyasında bugün kullanılan bazı ilaçların ve tütsülerin hammaddesini oluşturan Palo Santo ağacının izini sürüyoruz. Ekvator’un balta girmemiş ormanlarında saatlerce yürünerek ulaşılan bu ağaçların gizemini tam olarak ortaya koymamız ise mümkün değil, bunun için ağacın değerini bilen şamanların iznini almanız ve onlar tarafından uzun bir uyumlama sürecinden geçmemiz gerekiyor. Şimdilik bunu yapmamız mümkün olmadığı için bize bu konuda rehberliği akupunktur uzmanı ve bitki bilimci David Crow yaptı. Crow’un bu konudaki rehberi ise Palo Santo yağı konusunda dünya çapındaki ana araştırmacı, yenilikçi, damıtıcı, dağıtıcı, eğitimci Dante Bolcato… David Crow’u, Chopra Center Üniversitesi Ayurveda Fakültesi’nde okurken dünyada yaşayan efsane ayurveda doktorlarından olan Dr. David Frawley ile yürüttüğü çalışmalar ve eğitimler neticesinde tanımıştım. Bu çok dingin, rahat, adeta her hücresinden sağlık ve huzur fışkıran adamın tam olarak kim olduğunu bilmediğimden çevresinde bariz olarak hissedilen pür enerji ışığı beni epey meraklandırmıştı. Kitaplarını, firmasını ve diğer çalışmalarını inceleme fırsatı bulduğumda bu ışığın nereden kaynaklandığını bulmak hiç de güç olmadı. David Crow, 30 yıldan fazla klinik deneyime sahip bir akupunktur uzmanı ve bitki bilimci… Dünyadaki en kaliteli aromaterapi (koku tedavisi) ve muhtelif öz yağ üreticisi firmalardan olan Floracopeia’nın kurucusu olan Crow, bu yağların üretimi ile aynı zamanda ekolojik açıdan sürdürülebilir tarımı da destekliyor. Crow’un, aynı zamanda Himalayalar’da gerçekleştirdiği Tibet ve ayurveda tıbbı hakkındaki çalışmalarını konu alan “In Search of the Medicine Buddha- Buda Tıbbının Arayışında”, botanik ilaçları derlediği “Plants That Heal-Şifa Veren Bitkiler” ve Ekvator’daki Palo Santo ağacı ile ilgili deneyimlerini aktardığı “Sacred Smoke-Kutsal Duman” adlı kitapları bulunuyor.

PALO SANTO AĞACI ILE ILK TANIŞMAM
Palo Santo ağacı ile ilk defa, Chopra Center Üniversitesi’nde Yoga Bölüm Başkanı olan Claire Diab’ın, mezuniyet sınavlarının bir gün öncesinde bu ağaçtan bir parçayı elime tutuşturması ile tanışmıştım. Yaklaşık iki parmak genişliğinde ve 8 cm uzunluğunda olan bu ağaç parçası son derece hoş kokuyordu. O ana kadar hakkında hiçbir şey bilmediğim, hatta ismini bile duymamış olduğum bu ağacın gizemi bir anda tüm benliğimi kaplayıvermişti. Palo Santo’nun özellikle Güney Amerikalı şamanlar tarafından en önemli ritüellerde kullanıldığını öğrendiğim andan itibaren ise ağaçla ilgili merakım dizginlenemez bir hal aldı. David’den Palo Santo ağacının gizemini Pozitif okuyucuları ile paylaşmasını rica ettim. David, ağacın tüm sırrına vakıf olmak için kesinlikle Palo Santo’nun değerini bilen şamanların izinlerinin olması ve ayrıca onlar tarafından uzun bir inisiyasyon sürecinden geçilmesi gerekliliğini belirtti. Fakat kitabında değindiği konuları paylaşmakta sakınca olmadığını söyleyerek de beni umutlandırdı. İşte David’in ağzından Palo Santo ağacının gizemini bir nebze de olsa aralıyoruz.

David Crow

David Crow

Üzüntünün ilacı David Crow anlatıyor:
Palo Santo uçucu yağı nispeten yeni bir botanik ürün… Bu yağın damıtılması konusunda en meşhur ve tanınmış kişi ise kesinlikle Dante… Ondan önce ağaçtan yağ damıtan biri oldu mu bilmiyorum ancak böyle bir bilgiyle karşılaşmak şaşırtıcı olurdu. Dante Bolcato dünya çapında, Palo Santo yağı konusundaki ana araştırmacı, yenilikçi, damıtıcı, dağıtıcı, eğitimci ve bu konu ile ilgili bilgilerin büyük bir çoğunluğu onun çalışmalarından ediniliyor. Dante ağaçla ilk karşılaştığında bu ağacın kokusu onu derinden etkiliyor ve ona yeni bir hayatın kapılarını açıyor. O anda bunu tedavi amaçlı bir ürün olarak kullanma niyeti yok ve bir parfüm yaratmayı hayal ediyor. Machalilla Parkı’nda daldan yayılan koku onu büyülediğinde, bu vizyon harekete geçiyor. Ancak bugün dahi bu hayal gerçekleştirilmiş değil çünkü ağacın, odunun, dumanın ve uçucu yağın tedaviye yönelik etkileri ile faydaları bu damıtma çalışmalarının büyük bir kısmını oluşturuyor. Zannediyorum ki bir gün gelecek ve Dante’nin odak noktası damıtıcı olmak değil, kuru ormanın, Ekvator sıcağının ve o toprakların güzelliğinin karmaşık tatlı ve baharatlı aromalarını yansıtan kokuya sahip parfümünü yaratmak olacak. Ziyaretimizin ikinci gününde bahçesinde oturuyorduk ve Dante’ye “Ormanda ağaçla karşılaştığınız ilk andan bahsedin” dedim. “Ne düşündünüz, ne hissettiniz?” 12 yıl öncesine geri döndü ve sorumu şu şekilde yanıtladı: “Çok güçlü bir deneyimdi” ve ekledi: “Geçmişe dair bir bağ hissettiğimi hatırlıyorum. ‘Üzgün kişilere yardımcı olabilecek çok kuvvetli bir ilaç ile karşılaştım’ diye düşündüm. Faydalı olabilme fırsatı bulabileceğimi gördüm ve bu keşfin hastalıkla mücadele konusunda çok önemli bir role sahip olacağını düşündüm.”Yaptığı açıklamalar, altı yıl önce yağ ile ilgili olarak geliştirmekte olduğu bilgileri ve edindiği deneyimi ilk olarak benimle paylaştığı zamanı anımsattı. Bu basit öğretileri almış ve ne kadar geçerli olduklarını görerek binlerce kişiyle paylaşmıştım. Zaman içerisinde, benim çalışmalarım ve araştırmalarım kendisinin bana verdiklerini tamamladı ve özellikle yağın olağanüstü kimyasını öğrendiğimde çok daha fazla tedavi uygulaması geliştirmeme ve bu yönde tahminde bulunmama olanak sağladı. Dante “Yağ analizini ilk gönderdiğinde çok etkilendim” dedi ve ekledi: “Çünkü limonen gibi terpenoitler açısından zengin olduğu yazıyordu. Bunlar psikiyatri dünyasında güçlü antidepresan etkilere sahip bileşenler olarak bilinir ve bu da ilaç olarak kullanılmasının nedenini açıklar nitelikteydi.” Bu keşif, yağın en önemli kullanım şekillerinden birini doktorun da daha önce benimle paylaştığı şekilde doğrular nitelikteydi. Bana “Bu palm yağından birkaç damlasını solumak, şehirliler arasında bir salgın haline gelmiş olan panik ataklardan muzdarip kişilerin üzerinde anında sakinleştirici bir etki gösteriyor” demişti. Bu basit bilgi o günden sonra birçok kişiye ulaştı ve birçok kişi bu bilginin doğruluğunu onayladı. Dante “Şu anda bu uçucu yağı doktorlar ile psikoterapistler için bir ilaç olarak üretme aşamasındayım” dedi.

palo-santo-agaci-gizemi-2Köylülerin selam verdiği ağaç dalı
El Artesan ve Dante’nin evinin sınırlarına ilk defa giren kişinin dikkatini çekecek iki adet unsur bulunuyor. Bunlardan biri, kapının hemen içerisinde aşağı doğru sarkan bir Palo Santo dalının altından geçmeniz gerekeceği… İkinci olarak da yolun sonunda taştan heykellerden oluşan bir sunak, kristaller ve sürekli olarak Palo Santo odunu ile beslenen ateşi görüyorsunuz. Sarkan dalın öneminin farkındayım, bu yerlilerin günlük yaşamında da uyguladığı bir geleneği hayatta tutmak ile ilgili bir konu. El Artesan’ın dünyasına girebilmek için ağacın altından geçmek üzere eğilip geleneksel hareketi yineleyerek yolunuzda ilerlemeniz, dönüşte de aynı eylemi yinelemeniz gerekiyor. Dante’ye göre şehirli modern kişilerin doğa ile bağlarını hatırlamaları için bu eylemi gerçekleştirmeye ihtiyaçları var. Dante bana sunaktaki ateş önünde meditasyon yaptığı zamanlardan ve bir defasında inekler parktaki ağaçlara zarar verdiğinde yardım için Palo Santo’ya dua ettiği günden bahsetti. Ben de ona heyecan verici hikayeleri olabileceğini düşündüğüm için Palo Santo’yu kullanan yerli şamanlar ile ilgili deneyimleri hakkında sorular soruyorum. “Palo Santo ritüeline katılmıştım” diye cevap veriyor: “Ritüel şu şekilde: Kapıyı ve pencereleri sıkı sıkı kapatıyoruz. Palo Santo’yu yakarak çok fazla miktarda duman çıkarıyoruz. Hasta şuraya oturuyor, şaman burada duruyor. Ben oradayken, hasta çok üzgün bir kadındı. Ne istediğini bilmiyor, durmadan ağlıyordu.” Dante kollarını yukarı ve dört farklı yöne doğru kaldırıyor. “Şaman ‘Pachamama duy beni! Bu kişiye yardım et! Güneş kardeş, ay kardeş, toprak ana!” diye bağırıyor. “Duman geliyor. Çok büyük miktarda duman. Şaman, güneş, ay ve toprak ile konuşma ritüelini sonlandırıyor. Gözlerimiz yanıyor. Burnumuz akıyor. Çok fazla duman var, etkisi çok kuvvetli. Şaman kapıyı açıyor ve işinin bittiğini söylüyor. Hasta kadın mutlu ve gülümsüyor.” Dante devam ediyor: “Benim katıldığım ritüel böyleydi. Benim de gözlerim yandı. Yalnızca tek bir şeyi düşünebiliyordum: Bu dumanın içerisinde ne var? Şamanın söyledikleri hakkında düşünmedim, tek düşüncem ‘Bu dumanda ne var?’ idi.”

Limbik sistemi etkiliyor
Yaptığımız yağ analizlerinden birkaç yanıt elde edebildik; anksiyete ve depresyon önleyici çeşitli bileşenler içeriyor ve bu şekilde duman her solunduğunda, koku kanalları ile limbik sistemin nörokimyasını etkiliyor. Şüphesiz ki bu sırada kokulu bileşenler dışında da devrede olan bileşenler var. Ancak ben bu psikoaktif deneyimi de merak ediyorum ve ileride enteojenik bitkiler ve zihin üzerinde etki sahibi ilaçlar ile ilgili daha fazla araştırma yaptığımda Palo Santo dumanının etkileri hakkında da etkileyici yorumlar yapıldığını duyuyorum. İçindeki maddeler ne olursa olsun; duman ve yağ, Dante’nin de tekrar tekrar belirttiği gibi başta üzüntü olmak üzere zihin ve duygular açısından tesiri yüksek iyileştirici araçlar…

Şaman’la tanışma
Maestro devam ediyor: “Diğer Palo Santo şamanları ile görüşmek için araştırmalar yaptım, Esmeralda bölgesinde bir şaman olduğunu öğrendim. Onunla tanışmaya gittim. Bu şamanın rastalı gibi görünen uzun saçları vardı. Evi çok pisti. Elleri kirliydi. Kıyafetleri pisti. Ondan Palo Santo ritüelini öğretmesini istedim. Bir ritüele katılmak istiyorsam üç ay boyunca her gün bedenimi, kalbimi ve giysilerimi dumanla temizlemem gerektiğini söyledi.” Dante duraksıyor ve hikayenin ironik kısmının tadını çıkarıyor. “Kendisine bakıp ne kadar kirli olduğunu gördüm ve ‘Peki, teşekkürler’ dedim.” Dante’ye kalsa oraya asla geri dönmezdi ancak şaman bir kehanette bulundu: “Eve git ve temizlen çünkü Palo Santo’yu geri döndürebilecek ve ona gücünü geri kazandırabilecek kişi sensin dedi.” “Hayatımın tamamını bir inançsız olarak geçirdim” diye devam ediyor: “Katolik değilim, Müslüman değilim, tamamen bir bilim insanıyım. Ama şu an neye inandığımı biliyorum. İnancım Palo Santo yerlilerine benzer. Yerliler gibi Palo Santo’ya teşekkür ediyorum. Bunu yaptığımda, Palo Santo bana daha fazlasını vermeye devam ediyor ve bilimsel tarafım her geçen gün benden biraz daha uzaklaşıyor. Entelektüel olarak bu zengin hikayeler ve çalışmalar ile zihni besleyici yiyeceklerle dolu bir ziyafet gibiydi. Duygusal olarak, her bir yanı ayrı bir keyif, arkadaşlık ilişkisi, kahkaha, keşif ve aydınlanma dolu hoş kokulu bir bölgede yaptığımız harika bir yolculuktu. Ruhsal olarak, bu dönem yaratıcılığın temellerine indiğimiz, ilhamın rahminde vaftiz oluşumuz, şifanın, iyi şansın, sanatın, şiirin ve arındırıcı dumanın açığa çıkardığı doğal bolluğun kutsal boyutuna dair bir vizyon edinmemiz ve Palo Santo’nun gizemli yeniden doğuş sürecinin ürettiği altın iksir ile aydınlanmamızı içeriyordu.

Dante Bolcato

Dante Bolcato

Dante Bolcato, etnik-botanik bilgileri ile adeta ayaklı bir ansiklopedi… Sadece senelerce yaptığı araştırmaların sonuçları ile birçok bilgi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda, yerlilerin kendi gelenekleri konusunda yitirdiklerini toparlayarak bunların korunmasını sağlıyor.

Paha biçilemez bir hediye
Bu sabah buna harika bir örnek olarak gösterilebilir. Erkenden geldik, iş ve faaliyet dolu bir günden önce her şeyin sessiz ve huzurlu olduğu anı yakaladık. Dante ile görüşerek kendisiyle geçirdiğimiz zamanın hatırası olarak yanımızda eve götürdüğümüz bazı öğeler (bir parça Palo Santo odunu ve tütsü kabı) hakkında bazı ayrıntıları netleştirmek istiyordum. Bir parça odun seçtiğinden bahsetmişti ama daha görmemiştim. Biz içeri girdiğimizde, maestro bize doğru geliyordu ve bizi her zamanki gibi keyifli bir şekilde karşıladı. Sorum üzerine bizi atölyeye yönlendirdi ve yaklaşık bir metre uzunluğunda, boğumlu bir odun parçası çıkardı. “Bu sıradan bir odun parçası değil ancak taşlaşmış, fosilleşmiş bir antika parçası” dedi. Bir ucunu kestiği noktayı görmem için odunu yukarı kaldırdı. Cilalanmış ve parlatılmıştı, büyüme halkaları altın, kahverengi renklerde, sarı ve toprak rengi tonlarında parıldıyordu. “Bu bir cevher” dedim, bu bitkinin taşa dönüşmesi için geçen yılları düşünmek beni çok etkilemişti. “Evet, bu bir cevher” yanıtını verdi, “Ama kokulu bir cevher.” Dante cilalanmış kısmı uzattı ve bir odun parçasının böylesine benzersiz bir koku yayması beni şaşırttı.“Böyle bir şeyin değeri ne kadar olabilir?” diye sordum. Dante, “Bu parçalar artık çok nadir bulunuyor” dedi, “Son üç yıl içerisinde yalnızca bunu bulabildim. Bu paha biçilemez bir parça.” Bana uzattı. “Bunu satın almanın mümkünü yok. Bu yalnızca bir şamanın başka bir şamana verebileceği bir şey.” Hediyesini kabul ettim, güzel şekillendirilmiş bir oduna benziyordu, taş gibi ağır ve sertti, parfüm kokulu bir aurası vardı.

Floracopeia’nın web sitesi olan www.floracopeia.com adresinden tütsü olarak kullanabileceğiniz Palo Santo ağacına, Crow’un kitaplarına,online eğitimlerine ve eşsiz öz yağlarına ulaşabilirsiniz.

palo-santo-agaci-gizemi-5VEDA ZAMANI VE DÜŞÜNDÜKLERİM
Maestro “Asla sarılmadan veda etmem” diyor. Sarılıyoruz ve o anda öğretmenim hakkında öğrendiğim her şeyi, hatta çok daha ötesini görüyor ve hissediyorum. Kendisi küçük bir odada, ateş karşısında su ve akış ile yağ ve odunun gizemli dönüşümlerinin çıkardığı sesi dinleyerek, Ay’ın, akıntıların ve Ekvator’un yavaşça birikmekte olan altın renkli iksir damlaları üzerindeki etkisini gözlemleyerek öğrenmiş bir simyacı ve damıtıcı. Kendisi, yaşlıların ormanın odunsu hazinesi hakkında bildikleri ve hatırladıkları kaybolmaya yüz tutmuş bilgileri toplayan, genç neslin unuttuğu bu bilgileri muhafaza eden ve yayan bir insan-bitkibilim uzmanı. Kendisi, Palo Santo’nun çimlendirilmesinin ardında yatan sırrı çözen, binlerce fidanla ilgilenen, 10 binlerce ağacın yeniden dikilmesi sürecini gözetim altında tutan bir bitkibilimci ve çevreci. Kendisi, yerel ve ekolojik bir kaynağı, büyümekte olan geniş ailesinin refahını sağlayan ve baskıcı kültürel geçmişe sahip kültürlerin ağırlığı altında ezilenleri yetkilendirmek için kullandığı sürdürülebilir bir kuruma dönüştürmüş olan bir girişimci ve iş adamı. Kendisi, Palo Santo yağı ilacını, yerli ailelere ücretsiz olarak sağlayarak, önlenebilir ve kolaylıkla tedavi edilebilir rahatsızlıklardan kaynaklanan çocuk ölümü salgınlarını önleyen bir şifacı. Kendisi, her sabah gün doğumunda Palo Santo odununu yakan ve her akşam işi bittiğinde gözlerini dumana dikerek bu odunun hoş kokusunu solumakta olan herkese kutsamalarını gönderen bir öğretmen, hikaye anlatıcısı, komedyen, şaman ve gizemci. Bunun gibi bir adamın kalbinde, şimdiye kadar defalarca sevgi ile ödemesi yapılmış olan ve yıllardır özveri ile çalışmaktan doğan bir hassasiyet veya sevecenlik yok mudur? Biz sonunda arkamızı dönüp gittiğimizde gözünün ucunda gördüğüm yaş bunun doğru olabileceğini düşündürdü.

 

Pozitif Dergisi 2014/02

Yorum Ekle