Günlük yaşamın stresi, dünün yükü, yarının endişesi bizi daha çok yaşlandırır. Vereceğimiz küçük “es”ler, sadece kendimize ayırdığımız özel anlar bizi şarj eder, yeniler, yeniden yola çıkmak için güçlendirir. Sanat ve iş dünyasından takip ettiğimiz isimlere, nerede soluklandıklarını ve huzur bulduklarını sorduk…
Hazırlayan: Vecihe SÖZERİ
Fotoğraflar: Murat TAMAY, DB Arşiv
“Dünyadaki en özel köşe”
SİREN ERTAN ÇARMIKLI
Modacı
“Sıfırdan kurduğum ve çok ama çok çalışarak bugünlere taşıdığım atölyem, benim için dünyadaki en özel yerlerden biridir. İnsan emek verdiği şeye daha çok bağlanıyor. Başarı, bu bağlılığı körüklüyor. Her sabah atölyem ve ofisimin olduğu binanın önüne geldiğimde heyecanla yukarı çıkarım. Oradan ve çalışmaktan asla bıkmam, sıkılmam. İnsanın sevdiği işi yapabilmesinin çok büyük bir lüks olduğu günümüzde, kendimi şanslı sayıyorum.”
“Huzur ve umut duyguları hissediyorum”
ECE VAHAPOĞLU / Sunucu-Yazar
“Benim için huzur veren köşe evim ve de salonumdaki L kanepedir. Genellikle kanepede meditasyon yapmaktan, nefes egzersizleri çalışmaktan, spiritüel dünyama dokunan geliştirici kitaplar okumaktan hoşlanırım. O kanepede huzur ve umut duyguları hissediyorum. Günlük koşturmacadan, aksiliklerden, engelleyemediğim dış etkenlerden, gereksiz kuruntularımdan uzaklaşıp, kendi iç dünyama dönmeye yoğunlaştığım yer orası. Hayallerimle buluştuğum… Ellerimi karnıma koyup derin nefesler aldığım, gözlerimi kapadığım, rahatça uzandığım ve huzur duyduğum, kutsal mekanım. Benzer duyguları yatağımda da hissederim. Çünkü bazen meditasyonumu ya sabah erken saatte ya da gece yatarken yaptığım için ergonomik yatağımda rahat ederim.”
“Tatillerden sonra bile burada dinlenirim”
YEŞİM SALKIM / Oyuncu
“Uzun set günleri sebebiyle bulduğum her vakti evimde geçirmeyi seviyorum. Bana evimin her köşesi huzur veriyor ama tek kişilik, özel yapım koltuğum özellikle vazgeçilmezimdir. Kızım Ada ile ilgilenip onu yatağına yatırdıktan sonra koltuğuma geçerim, ya kitabımı okurum ya müziğimi dinlerim. Orada geçirdiğim birkaç saat bana terapi gibi gelir, hem dinlenirim hem huzur bulurum. Tatillerden sonra bile beni en çok dinlendiren yer burasıdır…”
FERYAL GÜLMAN
İş kadını
“Sık sık seyahat ederim, yurt dışına çıkarım. Ama dünyanın en güzel yerine gitsem de, benim için huzur bulduğum tek yer evimdir. Ailemle, dostlarımla ya da yalnız bile olsam evim benim için çok özeldir… Kendi mabedim diyebileceğim yer ise oturma odamdır. Orada rahat bir koltuğum var, bazen o koltuktan hiç kalkmam… Kimi zaman film izlerim, günlük e-postalarımı orada yazarım, okuyacaklarımı orada okurum. Özellikle yazarların köşe yazılarını internet ortamında okumayı tercih ederim. Günlük konuşmalarımı da orada yaparım. Yemeğe davetli misafirlerim dışında çok yakın arkadaşlarımla da burada sohbet etmeyi severim. Önemli ve özel görüşmelerimi burada yaparım. Son derece modern döşenmiş, düz hatlı, iddiasız bir odadır burası. Renkler soft ve sadedir. Her zaman taze çiçek olmasına dikkat ederim, mum severim. Televizyonum da buradadır, sevdiğim yayınları da burada takip ederim. Öyle ki, çok mecbur değilsem, gitmem gereken davetten vazgeçer, bu özel odada kendimle baş başa kalırım…”
“Denize bakar, dua ederim”
ZAHİDE YETİŞ/ Televizyoncu
“Hava şartlarının uygun olduğu her gün Yeşilköy’de sabah yürüyüşüne çıkar, Polat Otel’in önündeki Fener’e kadar yürür ve geri dönerim. Yaklaşık 6 kilometrelik bir parkurdur burası. Fener hizasında sahilde büyükçe bir kayam vardır. Onun üstüne çıkar, denize bakar, dua ederim. Benim için bu terapi gibidir… Arkadaşlarım bilir ve bana ‘Dua taşına gelmedin mi daha’ der. Geldiysem yolu yarılamışım demektir… Her sabah beni rahatlatan huzurlu keyifli bir alışkanlık, koskocaman bir şehirde tatlı bir esintidir bu benim için…”
“Sadece boyalar, malzemelerim, hayallerim ve ben varım”
EMRE ERTÜRK/ Tasarımcı
“Çalıştığım mekanlarda mutlaka cama yakın bir köşem vardır; çizimlerimi, resimlerimi, tasarımlarımı yaptığım. O köşede boyalarım, ben ve sonsuz hayal gücümle huzur bulurum. Hayal kurarım, resim yaparım, çizerim, tasarlarım… Çok karışık ortam sevmem. Bu fotoğrafta yaratım köşemdeyim. Gerçek anlamda çizim, resim, tasarım yaparken huzur bulduğum ve mutlu olduğum yer burası. Masam enerji akışı için özellikle yan çevrilmiştir. Böylece mekanda tam bir üçgen oluşturuyor. Arkamdan ışık alırım, yüzüm kapıya bakar.
Bu köşede sadece boyalar, malzemelerim, hayallerim ve ben varım. Zaman zaman müzik ve sohbetler ziyaret eder, ilhamıma neşe katarlar…”
Pozitif Dergisi 2014/01
