Terapi

Duyguyu değiştirmek beyni de değiştirir!

“Beynine Format At”, “Yıka Beynini” ve “Sağlığına Format At” kitaplarının yazarı ve NeuroFormat sisteminin yaratıcısı M. Barış Muslu, çalışmalarını yeni kurduğu merkezinde sürdürmeye başladı. Duyguların beyni çok etkilediğini söyleyen Muslu, “Duygu değişirse beyin de değişir” diyor.

Yazı: Mürsel ÇAVUŞ

duyguyu-degistirmek-beyni-de-degistirir-1Barış Muslu, eğitimine bakılırsa Türkiye’nin parlak beyinlerinden biri. Tarsus Amerikan Koleji’nde eğitimini sürdürürken ABD’ye giderek iki senede liseyi, üç senede girilmesi en zor okullardan biri olan Michigan Technology Üniversitesi’ni bitirmiş. 20 yaşında genç bir mühendis olarak Türkiye’ye döndüğünde Koç Üniversitesi’nde işletme master’ı yaparken Vestel’de proje müdürü olarak da full time görev yapmış. 15-16 yaşlarındayken hem müzikle hem de popüler psikolojiyle ilgilenmiş. 16 yaşında futbol oynarken sol elinin kırılmasından 14 sene sonra, 30 yaşında başlayan ağrılar sağ eline ve ayaklarına da sirayet etmiş ve seğirmeler başlamış. “Hiçbir tıbbi açıklaması yoktu ve gitgide kötüye gidiyordu” diyor Muslu. “Hayat korkusu yaşamaya başladım, her şeyin domino taşları gibi yıkıldığı bir dönemdi. Öleceğini düşündükçe korkular artıyor, arttıkça daha kötü hissediyorsun. Bu döngüden bir şekilde kurtulmam gerekiyordu.” Doktorlar tanı koyamayınca alternatif tedavi arayışlarına girmiş. Hipnoz, biyoenerji, Sedona, NLP, EFT gibi birçok uygulamayı deneyerek kendini iyileştirmeye çalışmış. Asıl sonucu ise birçok sistemi birleştirip çok farklı bir şekilde uygulayarak alabilmiş. “Bu süreçte neyin nasıl çalıştığını anlamaya başladım. Başkalarında da deneyip olumlu sonuçlar aldım. Sürekli yeni şeyler araştırıp yöntemimi geliştiriyorum” diyor. Muslu ciddi bir literatür taraması yapıp yeni tıp anlayışlarıyla ilgili eğitimler aldıktan sonra şunu söylüyor. “Olayın daha çok geçmişle ilgili olduğunun farkına vardım, NLP’nin söylediğinin aksine şu an değil geçmiş ve yaşadığımız şoklar çok önemli. Duygularla beyin çok ciddi değişiyor. Ben duyguları değiştirerek beyni değiştirebileceğimi fark ettim ve bu yoldan yürümeye başladım!” 2001’de kendi kurduğu şirkette Türkiye’de yüz binlerce kişinin ilk kez kullandığı teknolojilerin servisini verirken bir yandan da yaptığı çalışmaları uygulamayı sürdürmüş; “Ailem üniversiteden sonra Massachusetts’te ya da Harvard’da master yapacağımı düşünüyordu. Başarılı olmam bekleniyordu. Bilim adamı olmasam bile bir şirkette CEO olmalıydım. Oysa bu benim yapmak istediğim şey değildi” diyor ve ekliyor. “Yaşadığım bu rahatsızlık ve psikolojik süreçlerde dünyanın en iyi okullarında eğitim aldım, matematikte başarılıydım, bunu yapabildiğim için yapıyordum ama işin içine can kaygısı girince hayata bakışım tümüyle değişti!”

Sizi kitaplarınızla tanıdık. Önce kendinizi iyileştirmişsiniz, sonra da başkalarını… Kitaplarınız kendi deneyimlerinizi yazma fikrinden mi doğdu?
Pek çok kişinin üzerinde deneyip yöntemlerim iyi bir noktaya geldikten sonra yaptıklarımı insanların bilmesi gerek diye düşündüm. Kitaplarla geniş kitlelere ulaşınca hayatımda yaptığım tüm işleri bırakıp buna yoğunlaştım.

NeuroFormat nasıl işliyor? Nasıl bir yöntem?
Sorundan soruna değişiklik gösteriyor. “Şuramda bir ağrı var, motivasyonum eksik, hayattan keyif almıyorum, şu sorunum var” diye geliyorlar. O sorunlarında insanlara yardımcı olmaya çalışıyorum. İnsanlar bu yöntemi uygulayarak çoğunlukla panik atak, fobi, mutsuzluk ve takıntılarda fayda görüyor.

Mesela fobi için geldiğinde nasıl bir işlem uyguluyorsunuz?
Fobiniz kedi fobisi ise kediyle çalışılması gerek. Kedi olmadan kısa sürede geçmeyecektir. Yükseklik korkusunu yüksek yere çıkarak çözebilirsiniz. Her olayın yaklaşımı farklı. Tek bir prosedür yok. İşin özeti şu; insanların geçmişindeki kötü olayların etkilerini temizlemek. Beyinlerimizi en çok travmatik olaylar kötü yönde değiştiriyor. Bizim yaptığımız da, bu olayların negatif etkisinin temizlenmesini sağlamak.

duyguyu-degistirmek-beyni-de-degistirir-2Beyinle uğraşırken son kitapta sağlığa da geçiş yaptınız. “Sağlığına Format At” kitabı neleri kapsıyor?
Bence en güzel ve iddialı kitabım bu. Bu kitap beynin vücuda etkisini, doğa kanunlarını ve teknikten ziyade gerçeği anlatıyor. Doğa neden beyne fazla yükleniyor ve neden onu hasta ediyor, bunu açıklıyorum. Beyin, somut problemlere alışık ve milyonlarca yıl öncesinde olduğu gibi cevaplar vermek istiyor. Heyecanlandığı zaman kalp çarpıyor, vahşi hayvan kovalıyormuş gibi kanı ellere ve ayaklara pompalıyor. Bu aslında heyecanlandığımız zamanki genel tepkimiz. Yani olay soyut, kalp çarpıntısı ise somut. Soyut bir şeyi, ya da gelecekte olacak bir şeyi, zaman kavramı olmadan somuta indirgiyor. Bu beynin kuralı. O yüzden soyut sorun olduğunda beyin bunu somuta indirgeyip saçma sapan bir şekilde kafasına göre bir organa daha fazla yükleme yapıyor. Travmatik şoklar, birkaç sene içerisinde belirli bir soruna sebep oluyor. Mesela bir yakınınızı kaybediyorsunuz, beyin tepki olarak böbreğin bir dokusunu daha fazla çalıştırmaya karar veriyor ama o hemen ertesi gün olmuyor. Bir sene sonra bu fazla çalışmadan dolayı bir rahatsızlığınız ortaya çıkıyor. Bunu ben söylemiyorum, olaya farklı bakan tıp adamların bize söylediği şey!

Kendi beynimizle mücadele etmeliyiz gibi bir sonuç çıkıyor ortaya…
Öyle zaten. Biz sürekli beynimizle, bilinçaltımızla, bedenimizle savaşıyoruz. Mesela bir kız var, seni kabul edecek ya da etmeyecek, bilmiyorsun. Gidip konuşamıyorsun çünkü kalbin hızlı çarpıyor. Beyin kendince seni korumaya çalışıyor ama aslında seni bloke ediyor. Bir sunum yapacaksın, öyle heyecanlanıyorsun ki boğazın kuruyor, konuşamıyorsun. Niye? Beyin olaya müdahale ediyor çünkü! Sigara içmek istemiyorum, zararlı ama içiyorum. Kanseri kendim üretiyorum. Üretmeyeyim! Kararı ben versem hemen keserim. Beynimdeki fonksiyonları yönlendirebilsem çok uzun yaşarım. Neye ne kadar hormon verileceğine, ne yapılacağına, ne üretileceğine beyin karar veriyor. Biz bu dengeyi kontrol edemiyoruz. Dünyanın en büyük savaşı bu. Normal tıbbın ve psikolojinin dışında o kadar önemli ve bilimsel şeyler var ki. Yakın bir zamanda bunun önemi anlaşılacak.

Bir yakınımızı kaybettik. Bunun etkisini temizletmek mi lazım?
Ben tavsiye ederim. Bu zaten yurt dışında yapılan bir şey. Bunu yapanlar benimle aynı metotla yapmıyorlar ama yapılıyor. Büyük sorunlardan kurtulmanın en kolay yolu beyni temizlemek.

duyguyu-degistirmek-beyni-de-degistirir-3

Biri şöyle yazmış: “Beyni temizliyor ama yerine bir şey koymuyor, yeni program yüklemesi lazım.” Bir şey koymaya gerek yok, bu sadece kilolar ve bağımlılıklar için geçerli olabilir. Travma temizlenince beyin kendi kendine o olay yokmuş, her şey güzelmiş moduna geçiyor. Mesela sigara içen kişilerin içindeki o duyguyu temizliyoruz, ellerine sakız vermiyoruz.

Amerikan kültüründe “Get over it-Aş bunu” yaklaşımı var. Bir şey olduktan sonra hemen aşmak kültürel yaklaşımlarla mümkün mü?
Bence doğru bir yaklaşım değil. Asıl “Aş bunu” dediğin yerde sıkıntı vardır. Çekmeceye kaldırmak ve onu düşünme demek iyi bir şey değil, çoğu sonradan ciddi travmalara dönüşüyor. Onların etkisi beyinde kalıyor.

Gündelik hayatta sürekli maruz kaldığımız ama çözme şansımız olmayan olaylarla ilgili ne yapabiliriz? Mesela genel gidişattan çok etkileniyorsak?
Fazla bilgi almak gündelik akışı bloke edebiliyor, şahsen dört yıldır televizyon ve gazetelerden uzağım. Sadece önemli gündem konularını internetten takip ediyorum. Bir şey yapabileceksem bileyim, yapamayacaksam bilmeyeyim. Çok özel bir noktada olduğumu, çalıştığım alana da çok önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum ve zamanımın çok büyük bölümünü buna ayırıyorum.

Danışanlarınızın yaptığınız işe inanıp inanmamaları fark yaratıyor mu?
Yaptığım işe inanıp geliyorlar. Ama çoğu konuda sonuç almak için, inançlı olmaya gerek yok. Hiç inanmasalar da sonuç alınacaktır. Dogmatik bakanlara, hayatı iki kere iki eşittir dört olarak görenlere ya da sadece okuduklarını doğru zannedenlere kulak asmıyorum. Gelenler ne kadar önemli olduğunun farkında. Erkekler genelde bu konuda kapalı. Onlar her şeyi biliyor ya… Freud gelse onu dinleyebilirler. Çünkü o kabul edilmiş. İnsanlar mevcutları kabul etmeyi sever.

Bundan sonraki projeleriniz neler?
Üniversitelere gitmeye başladım, gelen teklifleri seve seve kabul ediyorum. Sosyal medyadan çok ciddi geri dönüş almaya başladık. 4-5 ay içerisinde 240 bin takipçimiz oldu. Güzel paylaşımlar yapıyoruz. Tabii sosyal medya kitaptan farklı… Bir şeyin yayılması için insanların hepsinin anlayıp paylaşması lazım. O yüzden tam söyleyeceğin şeyi söyleyemiyorsun. Oradan doğrudan hayatlarına dokunamıyorsun fakat iletişim için çok faydalı!

duyguyu-degistirmek-beyni-de-degistirir-5Neuro Format evde nasıl uygulanır?
NeuroFormat göz hareketleri ve nörolojik vuruşlar ile uygulanıyor. Kendinizi kötü hissettiğiniz zaman, bir yandan kendinizi neden kötü hissettiğinizi sesli olarak söylerken bir yandan da vücudunuzda bulunan dört noktadan birine parmak uçlarınızla hafifçe vuruş yapın.

1. Kafanın tam yukarısı – Kafanızın tam üstünde “bıngıldak” dediğimiz nokta.
2. Kaşın iç başlama noktası – İki kaşınızdan dilediğinizin, içte başladığı ve diğer kaşa en yakın olduğu nokta (Dikkat, iki kaşın arası değil!).
3. Şakak noktası – Yine dilediğiniz taraftaki şakak kemiğinizin üstü.
4. Köprücük kemiği başlangıç noktası. Bu uygulama ile kafanızı yoran o sorunla ilgili çok daha iyi hissedeceksiniz!


Pozitif Dergisi 2015/02

Yorum Ekle