30 yıl önce doktorlar için tanı koymanın ilk adımlarından biri hastanın diline bakmaktı. Gelin, bu eski geleneğin bize gösterdiklerini bir kez daha hatırlayalım.
Nadya Andreeva, Amazon’un en çok satan kitabı Happy Belly: A Woman’s Guide to Feeling Vibrant, Light and Balanced (Mutlu Karın: Kadınlar için Canlı, Hafif, Dengeli Hissetme Rehberi) adlı eserin yazarı. Bilinçli yeme, yoga ve pozitif psikolojide profesyonel eğitim almış olan Nadya, kadınların yiyecekle ilişkisinin bedenlerinin benzersiz kimyasının hakkını veren, şişkinliği ve düzensizliği önleyen sağlıklı bir şekle bürünmesine yardımcı oluyor. Sindirim sisteminizi nasıl iyileştirebileceğinizi öğrenmek için Nadya’nın ücretsiz “Mutlu Karın” yemek kitabına bir göz atabilirsiniz: http://www.spinachandyoga.com/100recipes Bu sayımızda size onun tespitleri ile sesleniyorum.
Küçük bir kızken ne zaman iyi hissetmediğimi söylesem, doktor olan anne-babam dilimi göstermemi isterdi. Hatırlar mısınız bilmiyorum ama 20-30 yıl önce Batı’daki hastanelerde de doktorlar tanı koymanın ilk adımlarından biri olarak hastanın dilini incelerdi.
10 yılı aşkın süre sonra, nihayet anne-babamın ve doktorların neye baktığını öğrenmeye başladım. Dil, ayrıntılı bir sağlık haritasıdır. Dilimizin rengi, tonu, şekli, yüzey dokusu değişir ve sağlık durumumuzla ilgili bize bir durum güncellemesi verir. Dil analizi eski zamanlardan gelen bir sağlık değerlendirme tekniği olarak halen Çin tıbbında ve Ayurveda uygulayıcıları tarafından kullanılıyor.
Refleksolojide olduğu gibi, dilin farklı kısımları farklı organlara karşılık gelir. Bedenin sindirim sisteminin aynası olan dil, sindirim kanalındaki toksin düzeyini yansıtabilir, potansiyel gıda hassasiyetlerini veya zayıf sindirim dokusunu gösterebilir, gıda maddelerinin emilim bozukluğuna işaret edebilir ve bedenin diğer organlarının sağlık durumunu ortaya koyabilir.
Dilimiz bol miktarda bilgi barındırır; dilimizin görünümlerinin nasıl yorumlanacağını öğrenmek bedenimizi daha derin düzeyde anlama konusunda çok faydalı olabilir. Zihin ile beden arasında daha yakın bir ilişki kurmanın harika bir yoludur. Güven dolu, sağlıklı her ilişki karşılıklı anlayışa dayanmalıdır. Dilimize günlük olarak bakmak, gıdaların bedenimize etkisini daha iyi fark etmemize yardımcı olur. Dil yalan söylemez. Dün akşamki yemekle ilgili sabah ilk iş dürüst bir geri bildirimde bulunacaktır. Bu sizin günlük ücretsiz sağlık raporunuzdur.
Dilden tanı koymanın güzelliği, herkesin temel prensiplerini öğrenerek kendi sağlığını takip etmek için kullanabilmesidir. Dil tanısının inceliklerini öğrenmek yıllar alabilse de, herkesin genel sağlık ve sindirimi değerlendirmek için kullanabileceği birtakım temel rehber ilkeler bulunur.
Her sabah dişlerinizi fırçalamadan önce dilinize bakın
Dilinize baktığınızda dikkat edeceğiniz birkaç unsur var. Şekil, tonlar, izler, ıslaklık, doku ve kaplama. Sağlıklı bir dil yavru kedinin veya bebeğin dili gibi görünmelidir. Simetrik ve eşit şekilde pembe. Titrememelidir. İnce, şeffaf bir tabakayla kaplı olmalı. Tat alıcılar düz ve düzenli olmalı, çıkıntı, çizgi, çatlak ve leke olmamalı. Köpük, kıl, tüy bulunmamalı, çok ıslak veya çok kuru olmamalı, kötü bir kokusu veya tadı bulunmamalı.
Yeni başlayan bir dil kâşifi olarak dikkat etmeniz gereken birkaç şey:
Dil kaplaması
Dilin aşırı bir tabakayla kaplanmış olması genellikle sindirimin ağır işlediği ve kalın bağırsakta toksinler bulunduğu anlamına gelir. Yediğiniz yiyeceklere bağlı olarak kaplama günden güne değişecektir. Akşam geç saatte makarna ve şaraptan oluşan ağır bir yemek yediyseniz diliniz muhtemelen şişmiş ve daha kalın bir tabaka ile kaplı olacaktır. Diliniz bu şekilde size sindirim sisteminizin aşırı yüklenmiş olabileceğini anlatmaya çalışıyordur. Kalın bağırsağınızın oraya ait olmayan şeylerle dolu olduğunu, toksinlerin kanınıza karıştığını, sizi halsiz bıraktığını, cildinizi donuklaştırdığını, kafanızı sersem ettiğini bilmek, beslenme düzeninizi değiştirmek için tam da ihtiyaç duyduğunuz şey olabilir. Diliniz ağır bir tabakayla kaplanmış halde uyanırsanız yağlı, ağır, işlenmiş gıdalara ara verin, kaplama geçene kadar hazmı kolay yiyeceklere yönelin.
Dilinizdeki değişiklikler, beslenme düzeninizdeki değişikliklerin etkilerini yansıtacaktır. Beslenme düzeninizi iyileştirip sindirim sisteminizi sağlığına kavuşturdukça dilinizdeki değişiklikleri izleyebileceksiniz. Her gün dil kazıyıcı kullanmayı önemle tavsiye ederiz. Kazıyıp atabilecekken neden bir dolu toksinle dolaşasınız ki? Sabah ilk iş olarak dilinizi kazımak, gece boyu birikmiş olan bakteri ve toksinleri ortadan kaldırır. Dilinizi fırçalamak sadece bakteri ve toksinleri dilin içine ittiğinden, dilinizi bir dil kazıyıcı veya kaşıkla kazıyın. Metal veya bakır bir malzeme kullanabilirsiniz. Dilinizi kazımak için dilinizi iyice çıkarın, kazıyıcıyı sizi rahatsız etmeyecek kadar geriye yerleştirin.
Uzun bir hareketle kazıyıcıyı nazikçe öne doğru çekin, böylece diliniz istenmeyen tabakadan kurtulmuş olur. Kazıyıcıyı durulayın ve gerekirse tekrarlayın. Bunu genellikle beş-altı kez yapın.
Diş izleri
Dilin kenarlarında diş izleri olması besinlerin kötü emilimi, iltihap veya fazla tuz tüketimi anlamına gelebilir. Dilinizde diş izleri varsa sindirim sisteminiz pek mutlu değildir. Muhtemelen aşırı yüklenmiş ve zayıf düşmüştür. Doğal, sağlıklı bir şekilde sindirimi canlandırmak için zencefil çayı için, buzlu içeceklerden sakının ve hangi yiyecekleri birlikte tükettiğinize dikkat edin.
Dil titremesi
Bu korku veya kaygı işaretidir. Yaşadığımız toplumda stres düzeyleri o kadar yüksek ki kaygı siz farkında olmadan içinize sokulabilir. Hatta kalıcı durumunuz halini alabilir ve o kadar alışmışsınızdır ki ayırt edemezsiniz. Kafeine biraz ara verin, papatya çayı için ve hazmı kolay, hafif, ılık çorbalarla sinir sisteminizi destekleyin.
“Refleksolojide olduğu gibi, dilin farklı kısımları farklı organlara karşılık gelir. Bedenin sindirim sisteminin aynası olan dil, vücudunuz hakkında yol gösterir.”
Pozitif Dergisi 2015/01