Deneyim

Deepak Chopra’nın izinde…

Bütünsel Sağlığın dünyadaki en tanınmış ve en güçlü liderlerinden olan, şifa sisteminde Kuantum İyileşme Metodu ile bir çığır açan doktor, yazar ve filozof Dr. Deepak Chopra’nın ocak ayında Avrupa’da başladığı seminerler zincirine mayıs ayında Londra’da dahil olan öğrencisi Ebru Şinik, izlenimlerini Pozitif okuyucuları için kaleme aldı.

Yazı: Ebru ŞİNİK

“Dr. Chopra’nın adeta bir popstar gibi sahneye çıkması bekleniyordu. Eşim bu duruma pek anlam verememişti ama ben ABD’deki etkinliklerde Deepak’ın ne kadar çok sevildiğine şahit olmuştum. Ben de onun bilgi ve deneyimine hayrandım.”

deepak-chopranin-izinde-2Chopra kimdir?
Öncelikle bu ismi ilk defa duyanlar için kendisini kısaca tanıtmakta fayda görüyorum. Dr. Deepak Chopra Bütünsel Sağlığın yani beden, zihin ve ruh sağlığı bütünlüğünün dünyadaki tartışmasız en tanınmış ve en güçlü liderlerinden, şifa sisteminde Kuantum İyileşme Metodu ile çığır açan bir doktor, yazar ve filozof… Bütünsel Sağlık konusunda şu ana kadar 74 kitabı yayınlanan Dr. Chopra’nın bazı kitapları 35 dile çevrildi. Dr. Chopra 1996 yılında ABD’de beden, zihin ve ruh dengesinin sağlanması, şifalandırma, dönüşüm sağlama ve farkındalık halinin artırılması konuları ile ilgili küresel bir kaynak olma hedefi ile Chopra Center’ı kurdu. Kaliforniya’da bulunan bu merkez yaklaşık beş sene önce üniversiteye dönüştü ve Chopra Center University adı altında meditasyon, yoga ve ayurveda fakültelerinde, alanlarında uluslararası saygınlığa sahip uzmanlarca eğitim veriyor. Ben de bu üniversitenin hem Meditasyon hem de Ayurveda fakültelerinden mezun olarak Chopra Teachers ailesine dahil olduğum için kendisinin tüm etkinliklerinden öncelikli olarak haberdar olma şansına sahibim.

Biletlerimiz hazırdı
İşte üniversiteden gelen bu yeni etkinlik mesajı detaylarını okurken hem onunla tekrar görüşecek hem de bu yepyeni konuyu ondan dinleyerek keşfedecek olmanın getirdiği heyecanla yerimde duramıyordum. Ocak ayında yapılan duyuruya göre, mayıs ayı boyunca Londra, Basel, Paris, Münih, Milano ve Sofya’da gerçekleşecek bu seminerler zincirine daha beş ay vardı fakat katılımcı sayısı kısıtlıydı, bu nedenle rezervasyonumu hemen yapmalıydım. Etkinlik saatlerini incelerken her şehirde farklı uzunluklarda gerçekleştirileceğini ve sadece Londra’da tüm gün boyunca ders anlatacağını fark ettim. Bunun üzerine Dr. Chopra’nın kendi kurduğu üniversite dışında dünyadaki diğer tüm etkinliklerini organize eden koordinasyon ekibi direktörü olan Geeta’yı Skype’dan arayarak Londra seminerinin süresi ile ilgili teyit aldım. Evet, Geeta en fazla detaya Londra’daki seminerde girileceğini doğruladı. Bu teyit üzerine 15 dakika içerisinde Londra’nın yeniçağ popüler etkinlik merkezi olan O2’da gerçekleşecek seminer için ben ve eşim için premiere circle’den (prömiyer sınıf) iki adet bilet almıştım bile.

Heyecan verici sorular
Hemen üniversitedeki danışmanıma e-posta atarak, etkinlik konusu olan “Bütünsel Esenlik Hali”nin detaylı alt başlıklarını istedim. Gelen cevap karşısında heyecanım doruk noktasına çıkmıştı. Konular müthiş ilgi çekiciydi. Tam günlük bu seminerde sağlık kalitesini üst seviyelere taşıyacak olan en son bilimsel veriler ve alternatif tıp yöntemlerinin harmanlanarak, aydınlatıcı ve pratik bir yol haritası eşliğinde verileceği açıklanıyordu. Ayrıca Dr. Chopra’nın yaklaşık üç yıldır yürüttüğü “Bilinç” (Consciousness) projesinin detayları ve ana vizyonunun açıklandığı geçen yaz Kaliforniya’da gerçekleştirilen Bilge Kişiler ve Bilim Adamları Sempozyumu’nda (Sages and Scientists Symposium) paylaşılan bilgilere de değinileceği belirtilmişti. Aşağıdaki sorulara cevap aranan “Bilinç” projesinin içeriği adeta bir bilim-kurgu romanı taslağını andırıyordu.
İnsanoğlu bilim, beden sağlığı ve bütünsel esenlik hali paradigmaları değişiminin tam ortasında mıydı?
Bilinç, maddesel evrenin tasarımını, yönetimini ve düzenlemesini yaparak mı madde dünyada tezahür ediyordu?
İnsanoğlu kainatın evrimini etkileyebilecek kudrete sahip miydi?
Evren, mikro-kozmosu temsil eden insan bedeni içerisinde bilincini genişletiyor muydu?
İnsanoğlu gelişiminin bir sonraki adımında bilinçli bir evrimleşme mi olacaktı?
Bu sorulara aranan cevaplar dışında ayrıca yaratıcılığımızı, sezgilerimizi ve bilinçli seçim yapma kapasitemizi artırmak için pratik bilgiler ile aktif olmayan yerel-ötesi (zaman, mekan ve nedensellik barındırmayan boyut) iletişim ve yerelötesi duyulara bağlı deneyimin uyandırılması ve yüksek bilinç seviyeleri ile dönüşüm ve şifalanma deneyimlemenin yollarının aktarılacağı belirtiliyordu. Bir günlük seminerde tüm bu konular nasıl derlenip, toparlanıp, anlatılabilirdi ki? Dr. Chopra’yı daha önce üniversitede verdiği derslerden tanımasam “Programı amma da abartmışlar” deme ihtimalim olabilirdi. Ama onun bir konuyu anlatmaya başlayınca, olabildiğince herkesin anlayabileceği basit bir lisan kullanarak, hiç yorulmadan saatlerce dikkatleri konu üzerinde tutarak, binbir türlü bilimsel veri ve bilgiler eşliğinde açıkladığına çok şahit olmuştum. Evet, Dr. Chopra için altı saatte bu konuları çok derine inmeden harmanlayarak, anlatmak işten bile değildi.

Dr. Deepak Chopra ve Ebru Şinik
Dr. Deepak Chopra:
“Hayatınızdaki farkı yaratmayı ancak fiziksel, zihinsel ve ruhsal bedenlerinizin değerini bilerek, onları besleyecek zaman yaratarak ve önceliklerinize karar vererek Dr. Deepak Chopra ve başarabilirsiniz.”

Nihayet uçaktayız!
En sonunda mayıs ayı geldi ve cumartesi sabahı erkenden uçağa binerek Londra Heathrow Havalimanı’na indik. Yolculuk boyunca da Dr. Chopra’nın birkaç ay önce yayınlanmış olan “Neye Açsın? (What Are You Hungry For?) isimli son kitabını okumaya başlamıştım. Evet gerçekten de Bill Clinton’un ve Mikhail Gorbaçov’un dediği gibi şüphesiz yüzyılımızın en ilham verici ve kolay anlaşılır filozoflarından biri ve koruyucu tıbbın da öncüsüydü. İçim içime sığmıyordu heyecandan; acaba ertesi gün neler anlatacaktı, hangi yeni bilimsel verileri bizlerle paylaşacaktı? Üniversitedeki derslerde konularımızla ilgili özellikle Harvard Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı tarafından gerçekleştirilen klinik araştırma neticeleri sonuçlandığı gibi oldukça kısa zaman zarflarında Chopra Center Üniversitesi öğrencileri olan bizlerle de paylaşılıyordu.

Eşsiz bir etkinlik merkezindeyiz
Etkinlik alanı Londra merkeze oldukça uzak olan, son 15-20 yılda özellikle iş merkezleri için geliştirilmiş gökdelenlerle dolu Canary Wharf’dan bir durak sonra yer alan North Greenwhich’deydi. Durağın ismi tam olarak North Greenwich for The O2 diye geçiyordu. The O2 konserler, konferanslar, sanatsal aktiviteler ve yüzlerce farklı etkinliğin yapıldığı Londra’nın medarı iftiharı olan bir etkinlik merkeziydi. Thames nehri yanında kurulduğu için burası biraz bizdeki Haliç Kongre Merkezi’ne benzemekle beraber, etkinlik binası mimarisi oldukça modern ve etrafında da onlarca değişik konseptli restoranlar bulunuyor. 17 milyonluk İstanbul’da biz de böyle organize edilmiş bir aktivite alanını hak ediyoruz. 08.50’de The O2’ya varmıştık ve bilet gişeleri önündeki uzun kuyrukları fark ettik. Organizatör haklıymış diye içimizden geçirdik ve paşa paşa sıramıza girdik. Herkes biletlerini önceden almış olmasına rağmen gişe sırasına girip ismini ve bilet numarasını gösteriyor ve koluna bir bant takıldıktan sonra içeri alınıyordu. 45 dakika gişe kuyruğunda bekledikten sonra bilek bantlarımıza kavuşmanın mutluluğu ile hala sırada bekleyen yüzlerce insana zafer işaretleri yaparak salona girdik. Bu arada Deepak’ın da 09.30 sularında siyah takım elbisesi ile tek başına aynı kapıdan içeri girdiğini gördük.

Dünyanın dört bir yanından geldik
İçeri girdiğimiz gibi Chopra Center University masası ve etrafında toplanmış arkadaşlara rastladım, hemen bir grup fotoğrafı çektirdik ve vakit çok yaklaşmış olduğundan salona doğru hep beraber ilerledik. Koltuklarımızın yeri harikaydı, etrafımızdaki katılımcılarla tanışıp sohbet etmeye başladık. Hollanda’dan, Rusya’dan, İrlanda’dan bir sürü farklı ülkeden katılımcı vardı. Bizim de İstanbul’dan sadece bu etkinlik için geldiğimizi duymak Deepak hayranlarının çok hoşuna gidiyordu. Bütünsel Sağlığın (beden, zihin ve ruh sağlığı bütünlüğü) dünyadaki tartışmasız en tanınmış ve en güçlü liderlerinden olan, şifa sisteminde Kuantum İyileşme metodu ile bir çığır açan doktor, yazar ve filozof olan Dr. Chopra’nın adeta bir pop-star gibi sahneye çıkması bekleniyordu. Eşim bu duruma pek anlam verememişti ama ben ABD’deki etkinliklerde Deepak’ın ne kadar çok sevildiğine şahit olmuştum. Ben de onun bilgi ve deneyimine hayrandım.

Ve Deepak sahnede!
Tam saatinde sahneye çıktı ve anlatmaya başladı. Bütünsel Esenlik Halinin Geleceği ne demekti? Dünyanın en saygın araştırma şirketlerinden GALLUP için çalışan bilim adamları Tom Rath ve Jim Harter ile işbirliğinde 105 ülkede yapılan bu global araştırma neticesinde insanın bütünsel esenliği beş farklı perspektiften masaya yatırılarak inceleniyordu. Kendimizi tamamen mutlu, sağlıklı ve esenlik içerisinde hissederek yaşayabilmemiz için fiziksel bedenimiz, sosyal hayatımız, kariyer hayatımız, finansal durumumuz ve içinde yaşadığımız sosyal ve fiziksel çevrede bulunması gereken temel gereklilikler tespit edilmişti. Yani bütünsel esenlik halimizin anahtarı bu beş ana alanda yarattığımız dengeye bağlıydı. Verilere göre bu beş alandaki mutluluk ve esenlik hali sorgulandığında sadece yüzde 5’lik bir kısım olumlu cevap veriyordu. Yüzde 95 genel olarak mutsuz ve tatminsiz olduğunu beyan etmişti. Fiziksel, sosyal, kariyer, finansal ve içinde yaşadığımız topluluk kriterleri teker teker sorgulandığında ise kriter başına ortalama yüzde 65’lik bir genel mutluluk haline ulaşılıyordu. İşinizde veya gün içerisinde yaptığınız uğraşla ilgili olarak mutlu musunuz diye sorulduğunda ise yüzde 20’si evet diyor, yüzde 80’i ise olumsuz cevap vermişti. Son yıllarda özellikle pazartesi sabahları 09.00’da geçirilen kalp krizi oranlarının oldukça yükselmiş olması, bu soru neticesinde ulaşılan veriyi son derece doğrulamaktaydı. Sosyal yaşantınızda eğer mutlu bir arkadaşınız varsa sizin de mutlu olma haliniz yüzde 5 yükseliyordu. Eğer mutlu arkadaşları olan mutlu bir arkadaşınız varsa sizin mutlu olma haliniz anında yüzde 20’lere çıkıyordu.

Niyetlerin gücü
Herkesin realitesini, yani dünyadaki gerçeklik halini şahsi bilincinin oluşturduğunu, bu yüzden bilinci yükseltici ve farkındalık halini artırıcı çalışmaların genel mutluluk ve esenlik halimizi otomatik olarak yükselttiğini anlatan Dr. Chopra, kaderimizi yönlendirmemizde niyetlerimizin gücünü vurguladı. Evrensel yasalardan olan ‘Niyet ve Arzu Yasası’ bu boyuttaki yaşamımızın dizginlerini elimize alabilmemiz için en etkili yasalardan birisiydi ve her niyet içinde kendini tezahür ettirme mekaniğini de bulunduruyordu. Bu yasa ile ilgili detaylı bilgi isteyenler Deepak’ın dünyada en fazla satan kitabı olan “Başarının 7 Spiritüel Yasası” isimli kitabı alabilirler. Türkçe’ye 128 sayfa olarak cep kitapçığı boyutlarında tasarlanarak çevrilen bu kitabın içindeki 5. bölümde ‘Niyet ve Arzu Yasası’ çok sade bir dille anlatılıyor. Farkındalığı artırıcı olan bu mini kitabı hayatınız boyunca en az bir kere okumanızı hararetle öneriyorum.

Günde 30 dakika meditasyon
Bilinci ve farkındalığı yükselten en önemli teknik olan meditasyonun üzerinde oldukça duran Deepak, gündelik rutinimize ekleyeceğimiz sadece 30 dakikalik meditasyon uygulaması ile genel sağlık, mutluluk ve yaşamdan tatmin olma halinin, uluslararası saygınlığı olan Harvard, Yale, MIT gibi bilimsel kurumlarca yapılan klinik araştırma neticelerinde tespit edilen verilerini paylaşarak, özetle şunu vurguladı: “Eğer meditasyon yapmak için vaktiniz olmadığını söylüyor ya da düşünüyorsanız, bu açıkça kendinizi ve hayatınızı geliştirmeye vaktinizin olmadığı beyanıdır. Gerçekte her zaman vaktimiz vardır. Önemli olan programımızı hangi önceliklere göre yaptığımızdır. İşte yaşamlarımızdaki en büyük fark; hayatımıza, fiziksel, zihinsel ve ruhsal bedenlerimizin değerini bilerek, onları besleyecek zaman yaratmamızdan ve önceliklerimizden kaynaklanır.” Bu seminerle ilgili olarak sizlere aktarmak istediğim son bilgi şöyle: Dünyada bütünsel esenlik halinin en yüksek olduğu ülke yüzde 80 oran ile Danimarka, onu yüzde 75 ile Kanada ve yüzde 70 ile Hollanda izliyor.

deepak-chopranin-izinde-3

Kendimizi tamamen mutlu, sağlıklı ve esenlik içerisinde hissederek yaşayabilmemiz için fiziksel bedenimiz, sosyal hayatımız, kariyer hayatımız, finansal durumumuz ve içinde yaşadığımız sosyal ve fiziksel çevrede bulunması gereken temel gereklilikler tespit edilmişti. Yani bütünsel esenlik halimizin anahtarı bu beş ana alanda yarattığımız dengeye bağlıydı.

“Eğer meditasyon yapmak için vaktiniz olmadığını söylüyor ya da düşünüyorsanız, bu açıkça kendinizi ve hayatınızı geliştirmeye vaktinizin olmadığı beyanıdır. Gerçekte her zaman vaktimiz vardır.”

deepak-chopranin-izinde-4

Twitter yasağını sordu
Üç saatlik dersten sonra verilen öğle yemeği arasında eşimi yan binadaki Meksika restoranında bırakarak, koşarak bizim okuldan mezun diğer arkadaşlarla beraber kulise gittik ve Deepak ile fotoğraflar çektirdik. Sosyal medyayı profesyonelce kullanan birisi olarak Deepak beni gördüğü gibi mart ayında Türkiye’de uygulanan Twitter yasağı ile ilgili, öğrencilerinden birinin yazdığı “dat” programını Twitter’a girebilmek için kullanıp kullanmadığımı sordu. Dat programınından haberim olmadığını, daha çok cihazımızın DNS ayarları ile oynadığımızı veya Zenmate isimli programı indirdiğimizi söyledim. Bu kısa konuşmanın ardından seminerin öğleden sonraki bölümünü tamamlayarak büyük bir tatmin duygusu ile The O2’dan ayrıldık. İyi ki Londra’ya gelmiştik, iyi ki hayatımın en verimli olduğunu düşündüğüm çağımda kendimi bütünsel sağlık alanında uzmanlaşmaya adamıştım. İnsanın yaşam amacını bularak o doğrultuda hareket edebilmesi müthiş bir tatmin hissi veriyor. Tüm Pozitif okuyucularına yaşam amaçlarını bularak, en hayırlı şekilde gerçekleştirmelerini diliyorum.

Pozitif Dergisi 2014/03

Yorum Ekle