Kendinizi pozitif ve enerjik hissetmeniz, stresi hayatınızdan uzaklaştırmanız için size bir önerimiz var; refleksoloji…
Yazı: Neslihan BÖLE
Tüm gün koşuşturuyor, evle iş arasında mekik dokuyor ya da çocuklarla ilgilenmekten yorgun düşüyorsanız sizin de kendinizi şımartmaya ihtiyacınız var. Günün stresinden arınmak, yorgunluğunuzu atmak ve daha enerjik hissetmek için dinlenmek yeterli olmayabilir. O halde neden refleksolojiyi denemiyorsunuz? Refleksoloji aslında tarihi çok eski zamanlara dayanan bir terapi yöntemi… Modern insanlar Uzakdoğu’nun mistik öğretileri gibi bu yöntemi de yeniden keşfetti. Özel refleksoloji merkezleri açıldı ve giderek artan bir talep doğdu. Bu merkezlerden biri olan ReflexPoint’in kurucusu ve sahibi Emre Bulak’tan bu şifalı masajla ilgili bilgi aldık.
Refleksolojiyi bize biraz anlatabilir misiniz? Normal masajdan farkı ne?
Refleksoloji tarihi M.Ö 3000’lere kadar uzanan eski Mısır ve Çin kökenli bir terapi tekniği. Sağlıklı kalmak için ayaklardaki refleks noktalarını uyarmaya dayanan bu yöntem; ellerde ve kulaklarda da vücudun çeşitli organlarını temsil eden yerlere baskı yoluyla uyarı yapılarak uygulanabiliyor. Bu şekilde vücudun genelindeki tıkalı enerji kanalları açılarak bir düzene giriyor ve bağışıklık sistemi kuvvetleniyor.
Yani hastalıkları iyileştirici bir yöntem diyebilir miyiz?
Refleksoloji bir tıp alanı değildir, dolayısıyla herhangi bir hastalığı iyileştirir diye bir yanılgıya kapılmak doğru olmaz. Biliyoruz ki yorgunluk ve stres birçok hastalığın tetikleyicisi. Refleksoloji kişiyi hem fiziksel hem mental olarak dinlendiriyor. Yorgunluk ve stresten kurtulduğumuzda bağışıklık sistemimiz de kuvvetleniyor, hastalıklara karşı daha dirençli oluyoruz. Yani refleksoloji bir doktor ya da ilaç gibi başvurulacak bir araç değil. Bir tedavi yönteminden ziyade hastalığa yakalanmamak için alınması gereken önlem gibi düşünebilirsiniz. Yapılan uygulamalarda; refleksolojinin uyku düzensizlikleri, baş ağrısı, migren, astım, dolaşım bozukluğu, reflü, kabızlık, eklem ağrıları, bel ve boyun fıtığı, depresyon, regl ağrıları, menopoz dönemi sıkıntıları gibi rahatsızlıklara fayda sağladığı gözlemleniyor.
Ayaktaki noktalara dokununca ağrı hemen geçecekmiş gibi bir yanılgı da var. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Doğru bir gözlem. Ayak haritasının kolay anlaşılır olması da kişileri bu şekilde inanmaya yönlendiriyor. İlgili noktayı haritada tanımlayanlar, hemen o noktaya dokunarak ilgili organ ile ilintili şikayetlerinden kurtulma beklentisi içine giriyor. Bu tabii ki büyük bir yanılgı. Keşke şikayetlerimizden kurtulabilmek bu kadar kolay olsaydı. Bir de refleksoloji ile hastalıkların teşhis edildiği kanısı var. Keşke böyle şeyler olabilseydi ve hastalıklar erkenden teşhis edilebilseydi.
Refleksoloji yaptığını söyleyen çok sayıda yer var. Doğru yeri ve kişiyi nasıl seçebiliriz?
Her konuda olduğu gibi bu konuda da tecrübe, yer seçimi konusunda değerlendirilmesi gereken en önemli kriter. Uzun yıllardır uygulama yapan merkez ve kişileri tercih etmek doğru bir seçim. Bu konuda en önemlisi, terapiyi alacak kişinin refleksoloji hakkında bilinçli olması. Refleksoloji bir çözüm yöntemi olarak algılanmamalı ve bu yönde bir umut bağlanmamalı. Yani rahatsızlıkları ile ilgili herhangi bir teşhis ve tedavi iddiasında bulunarak kişiyi umutlandırmayan yer ve terapist seçmelisiniz.
Refleksoloji yaygınlaşıyor
Ülkemizde refleksoloji yapan merkezler ne kadar yaygın?
Son zamanlarda refleksoloji merkezlerinin, gerek yurt içinde, gerekse dünya genelinde daha çok yaygınlaştığını söyleyebiliriz. Yine de ülkemizde yeteri kadar bilindiğini söylemek mümkün değil.
Kendimize bu masajı yapabilir miyiz?
Hayır, kişi kendi kendine uygulayamaz. Özellikle ayak altındaki noktaların uyarılması için ayağın karşısına geçmek gerekir. Bu da kişinin tek başına yapabileceği bir şey değil.
Hamilelik döneminde refleksoloji yaptırılabilir mi?
Gebeliğin ilk dört ayında refleksoloji yapılmasını pek önermiyoruz. Sonrasında ise bir sakınca olmadığı gibi birçok faydası var. Anne adaylarının en çok yaşadığı sorunlardan biri olan ayaklarda ödem-şişme ile buna bağlı rahatsızlıklar, ayak masajı ile azaltılabiliyor. Hamilelik döneminde refleksoloji, ödemin yanı sıra başka sıkıntılarla baş etmede de etkili. Baş ağrısı, kabızlık, hemoroit, tansiyon düzensizlikleri, yorgunluk, bulantı ve kusma, uykusuzluk, kansızlık, endişe, sırt ağrıları, kramplar gibi… Araştırmalar da gösteriyor ki; hamilelik döneminde refleksoloji terapisi alan kadınlar, bu süreci daha rahat geçiriyor, daha çabuk ve daha acısız doğum yapabiliyor. Ayrıca doğumdan sonra emzirmede daha başarılı oluyorlar ve doğum sonrası oluşan depresyonu çok daha kolay atlatıyorlar.
Ayda iki-üç seans yaptırın
Masajın ne kadar aralıklarla yaptırılmasını öneriyorsunuz?
Refleksoloji ihtiyacını vücudumuzun belirlediğini söylemek en doğru cevap aslında. Yorgun ve stresli dönemlerimizde refleksoloji yaptırmak için beklemeye gerek yok. Bunun dışında ayda iki ya da üç defa masaj yaptırmak bağışıklık sistemimiz için oldukça faydalı.
Bir seans ne kadar zaman alıyor?
Bu süre ayak başına 15-20 dakika sürüyor. Tekrar sayısını artırarak masajı daha uzun bir zaman dilimine yaymak mümkün. Dolayısıyla 35-40 dakika bir seans için ayrılması gereken en uygun süre.
Günün hangi saatlerini önerirsiniz?
Günün herhangi bir zamanı yapılabilir. Yine de stres ve yorgunluğun en yüksek olduğu saatler daha faydalı olabilir.
REFLEKSOLOJİ EĞİTİMİ
ReflexPoint, Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi (BÜYEM) ile işbirliği yaparak dönem dönem refleksoloji kursları da açıyor. Uygulama kısmı Taylandlı eğitmenler tarafından verilen eğitimler, üç gün pratik, bir gün teorik olarak toplam dört gün sürüyor. Bir günlük teori eğitimi ise, Boğaziçi Üniversitesi mensubu eğitmenler tarafından veriliyor. Katılımcılara kurs sonunda Boğaziçi Üniversitesi tarafından katılım sertifikası veriliyor. Daha fazla bilgi almak istiyorsanız BÜYEM veya ReflexPoint’i arayabilirsiniz. www.reflexpoint.com
Pozitif Dergisi 2013/01