Beslenme

Mutlu, sağlıklı, doğal

Daha uzun yaşamanın yolları hakkında birçok şey okumuş olabilirsiniz. Bunların hepsini ezberlediğinizi de biliyoruz; az içki içmeli, spor yapmalı, günde beş öğün sebze ve meyve tüketmeli ve tabii ki sigara içmemelisiniz. Siz bu maddeleri ezberlemiş olsanız da Cambridge Üniversitesi’nin 20 bin kişi üzerinde yaptığı araştırma uzun, sağlıklı ve mutlu yaşamanın gerçekten bu dört formüle bağlı olduğunu ve bu dört formülü uygulayan kişilerin uygulamayanlara oranla 14 yıl daha uzun yaşadığını ortaya koydu.

mutlu-saglikli-dogal-2

Bütün lezzetli şeyler kalorili ve kremalı mı olmak zorunda? Eğer bu soru sizin de kafanızı meşgul ediyorsa kalorili bir tatlı yemek yerine, üzerine bal dökülmüş bir meyve salatası ya da dondurulmuş meyvelerle yapılmış bir yoğurt yiyebilirsiniz.

Kendinize zaman ayırın ve yogaya başlayın. Unutmayın, yoga yapanlar vücutlarına daha çok güveniyor.

mutlu-saglikli-dogal-3Mutlu ve sağlıklı olmak için balık yemelisiniz
Yapılan araştırmalar Omega 3 yağının yetersiz alımıyla kandaki serotonin seviyesinin düşük olması arasında bağlantı olduğunu gösteriyor. Serotonin hormonunun düşük olması depresyona neden oluyor. Yeni Zelanda, Kanada ve Almanya gibi Omega 3 yağının az tüketildiği ülkelerde depresyon oranı yüzde 5 iken Japonya ve Tayvan gibi yeterli dengede Omega 3’ün tüketildiği ülkelerde bu oran yüzde 1 civarında. Amerika’da 44 kişi üzerinde yapılan araştırma ise günde 100 gram balık yağı alımının dört ay sonra depresyonu azalttığını ortaya koyuyor.

Başınız mı ağrıyor?
Parasetamol içeren bir ağrı kesici kullanmak yerine söğüt kabuğunu deneyin. Söğüt kabuğunun ağrı kesici özelliği yapılan bilimsel araştırmalarla kanıtlandı. 1 çay kaşığı söğüt kabuğunu iyice ezin. Ardından bir fincana koyup üzerine sıcak su ilave ederek demleyebilirsiniz. Bu çayı günde 2-3 defa içebilirsiniz.

Et ağırlıklı yerine sebze ağırlıklı beslenmeyi tercih edin. Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre hayvan yetiştirmek küresel ısınmanın hızlanmasına neden oluyor. Çünkü hayvan yetiştiriciliği sonucu küresel ısınmanın büyük bir bölümünden sorumlu olan karbondioksit, metan ve nitrik oksit gibi gazlar ortaya çıkıyor. Endüstriyel çiftliklerden yayılan yüksek miktarlardaki toz hava kirliliğine yol açıyor. Çiftlik hayvanlarının yüksek miktardaki dışkıları, içlerinde bulunan ilaç ve bakterilerle birlikte yeraltı sularına, derelere, göllere karışıyor ve su kirliliğine yol açıyor. Bu nedenle sebze tüketmek doğal çevreyi korumanın en önemli adımlarından biri.

Polyester içeren yastık kılıfınızı ipek olanla değiştirme vaktiniz geldi. Polyester üretilirken içeriğinin yüzde 25’i havaya karışıyor ve bu da hava kirliliğine neden oluyor. Ayrıca uyurken saçlar ipek kılıflara yapışmıyor böylece kırılmıyor ve daha parlak görünüyor.

Mutlu beraberlik
İlişkilerin sağlıklı bir yaşam ve mutluluk açısından ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz? Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre sağlıklı ve mutlu yaşamın en önemli şartlarından biri de sağlam ve mutlu bir beraberlik. Bu nedenle siz siz olun eşinizi daha çok sevin!

Gönüllü bir iş yapmaya ne dersiniz?
Yapılan araştırmalar yardım kuruluşlarında çalışan ya da ihtiyacı olan kişilere yardım edenlerin etmeyenlere oranla daha mutlu bir yaşam sürdüğünü gösteriyor.

Elma suyu içmeyi seviyorsanız şanslısınız demektir. Glasgow Üniversitesi’nin araştırmasına göre, taze sıkılmış elma suyunun içerisindeki hücre ölümünü engelleyen ‘polifenol’ adlı kimyasal sayesinde vücutta doğal bir kalkan oluşuyor. Antioksidan etkisi en fazla olan meyve sularından biri olan elma suyu ‘Kuersetin’ adlı güçlü bir antioksidan içeriyor. Böylece elma suyu hem sağlığı hem de gençliği koruyor.

Cildinizi şımartın
1 yemek kaşığı bal, 1 yumurta sarısı ve 1 yemek kaşığı mısır ununu karıştırıp, cildinize sürün. 25 dakika kadar cildinizde bıraktıktan sonra ılık suyla yıkayın. Bal cildi doğal yollardan parlatırken yumurta sarısı cildi nemlendiriyor. Mısır unu ise siyah noktaların temizlenmesini sağlıyor.

Alzheimer’ın geç yaşlarda görülen bir hastalık olduğunu düşünüyoruz. Oysa bilim insanları artık bu hastalığın 10-15 yıl daha erken görülebileceğini belirtiyor. Fakat bu durum sizi korkutmamalı çünkü beyni aktif olarak çalıştırmak hafıza kaybını engelliyor. Bunun için de bol bol bulmaca çözmek gerekiyor. Kitap okumak ya da günlük tutmak da Alzheimer gibi hastalıkların engellenmesine yardımcı oluyor.

Stres yaşlanma sürecini hızlandırıyor ve kortizol, adrenalin gibi hormon seviyelerini artırarak hastalıklara neden oluyor. Bu da kandaki şekeri ve kötü kolesterolü artırıyor. Stresten uzak durmak için ise meditasyon da yapsanız, spor da yapsanız mutlaka her gün 15 dakikanızı hiçbir şey yapmadan geçirmeniz gerekiyor.

Güneşi teninizde hissedin
Hepimiz güneş ışınlarının D vitamini kaynağı olduğunu biliyoruz. Fakat yapılan son bir araştırma güneş ışığı sayesinde 3 bin genin harekete geçtiğini söylüyor. Amerikalı bilim insanları ayrıca kuzeyde yaşayan ve çok güneş göremeyen kişilerin kolon kanseri, diyabet ve eklem iltihabı risklerinin daha fazla olduğunu ortaya koydu. Güneş ışınlarını az almak vücudun doğal ritmini bozuyor. Uyku düzenini de olumsuz etkiliyor. Geceleri uyumak için gündüzleri güneş ışığı almak gerekiyor. Çünkü gece uykuda vücut daha fazla melatonin üretiyor. Böylece vücut gece boyunca kendini yenileyebiliyor.

Yaşlanmayı durdurmak için yeme alışkanlıkları da büyük önem taşıyor. Genç yaşlarda yediğiniz besinleri aslında yaşlılığa bir yatırım olarak düşünmelisiniz. Doğru yiyecekler kanserle savaşmanıza, kolesterolünüzün düşmesine ve beyninizin daha genç kalmasına yardımcı oluyor. Neden mi? Çünkü antioksidan içeren besinler, ilaçlar gibi kimyasallara sahip ve doğru beslenme şekli genlerin daha uzun yaşamasını sağlıyor.

Pozitif Dergisi 2013/01

Yorum Ekle